Son dönemde yaşanan küresel ekonomik dalgalanmalar, pek çok sektörün faaliyetlerini etkileyip iş yapma modellerimizi sorgulamamızı gerektirdi. Kur ve enflasyonun yükselmesi, işletmelerimizin maliyetlerini doğrudan etkilediği gibi hedeflerde sapmalara neden olabiliyor. Şu an sektördeki yaşanılan en büyük sorunlardan biri finansmana ulaşmadaki zorluk... İşletmeler, bilhassa işçilik ve enerji maliyetlerinin artması nedeniyle zor bir durumda. Bu maliyetler anlık, nakit olarak ödenirken; tahsilatlar ise genellikle 6 ay sonrasında yapılabiliyor. Bu durum, firmaların finansman giderlerinin fazlasıyla arttığını açıkça ortaya koyuyor. Bu, acilen gündeme alınması gereken bir konu…

Finansmana ihtiyaç kat kat arttı!

Şu anda finansmana olan ihtiyaç üç kat artmış durumda. Enerji giderleri ise normalde yüzde 10 artış gösterirken, bu artış spesifik durumlarda yüzde 40 ila 70 arasında gerçekleşebiliyor. Normal seyrin dışındaki süreçlerde ikiye katlanan maliyetler, üreticiler için büyük bir yük haline geliyor.

Yıllık üretici enflasyonunun yüksek olduğu bir ortamda, firmaların yurt dışında rekabetçi olması zorlaşır…

Üretim maliyetlerinin arttığı bir dönemde, firmaların normalden daha fazla finansmana erişime ihtiyacı var. Kredi seçenekleri mevcut olsa da bürokrasi çok fazla, bu sebeple kredilere erişim süreci fazlasıyla uzuyor. Finansmana erişmek istediğinizde ortalama 2 ila 5 ay arasında beklemek zorunda kalıyorsunuz. Sonuç olarak, sanayiciler ay sonunda elektrik faturasını nakit olarak ödemek zorunda olduklarından bu bekleyiş süreci zorlayıcı hale gelip işi tatsızlaştırıyor. Kur dalgalanmalarının ihracat üzerindeki etkisinden de bahsedeceksek, yıllık üretici enflasyonunun yüksek olduğu bir ortamda, firmaların yurt dışında rekabet edebilirliğinin zorlaşacağının altını çizeriz. Üretici enflasyonunun artmasında önemli faktörlerden biri yüksek enerji maliyetleri. Bu durumun sonuçları arasında işsizlik artışı, üreticinin maliyet artışını verdiği hizmetin bedeline yansıtamaması, vergi indirimlerinin etkisiz olması ve stagflasyona dönüşen kısır bir döngü yer alıyor. Ancak, bu zorlukları birer fırsata dönüştürebileceğimize olan inancımızı, yenilik ve dönüşüm alanındaki deneyimimiz destekleyebiliriz… Her girdap, markaları batıracak ya da su yüzeyine çıkaracak olan mücadelede, yeni fırsatları ve tecrübeyi beraberinde getirir. Tezmaksan olarak sanayicilerimizin kur dalgalanmaları ve yüksek enflasyondan dolayı yaşadığı zorlukları,  üretim verimliliğini artırıp maliyetlerini azaltarak dengelemeyi hedefliyoruz.  Hem maliyet azaltma hem verimlilik artırma konusunuda, Tezmaksan’ın ileri teknoloji kültürü ve uygulamaları ve verimlilik odaklı yaklaşımıyla  zaman ve para kaybının önüne geçip işletmelerin karlılığını koruyoruz. Geleceği öngörmek, gelişim odaklılık ve yatırımları daima sürdürmek; Tezmaksan’ın zorlu dönemlerde en büyük koruyucusu oldu. Cesur adımlar ve strateji, bir marka olarak Tezmaksan’ın güçlenerek girdaplardan çıkmasını sağladı. Böyle dönemlerde, işletmelerin doğru stratejileri belirleyerek değişen piyasa koşullarına uyum sağlamaları ve doğru teknolojiye, doğru iş gücüne yatırım yapmaları büyük önem taşıyor.